6 Eylül 2013 Cuma

Siyasi Partiler Kanunu ve demokrasi

Türkiye'de yeni anayasa tartışmaları yapılıyor, uzlaşma komisyonları kuruluyor, Başbakan, TBMM başkanı; cumhurbaşkanı, siyasi parti liderleri, aydınlar, sivil toplum örgütleri, medya kısacası her kesim yeni anayasanın gerekli olduğunu ifade ediyorlar.



Uzlaşma komisyonunda üzerinde mutabakata varılan 50'nin üzerinde madde var.Bu sevindirici bir gelişme toplumsal bir uzlaşma olan anayasanın en geniş uzlaşma ile yapılması her bakımdan önemlidir. Dilerim ki üzerinde anlaşılan madde sayısı artar en azından üzerinde anlaşılan maddeler meclise gelir ve meclisten geçer.
Bunlar güzel gelişmeler. Bununla birlikte siyasi partiler kanunumuzda demokrasinin en yüksek standardına göre düzenlenmesidir. Bence temsilde adalet sağlanmalı. Ülke barajı kaldırılmalı. makul düzeyde bir seçim çevresi barajı getirilmeli. Bu şekilde hem istikrar hemde temsil adaleti sağlanır. Partilerin Ülke genelinde aldığı oy yüzdesine göre verilecek olan Türkiye milletvekilliği uygulaması da anayasaya uygun ifadelerle getirilmesi faydalı olacaktır. her rengin, her görüşün TBMM'de temsil edilmesi siyasetin yasal zeminlerde yaplmasının da önüne açacaktır.
TBMM'de ön seçimle gelen güçlü milletvekillerinin olması  milletvekillerinin parmak kaldıran unsurlar olmaktan kurtaracak ve yasamaya katkılarını artıracaktır.  3-4 parti genel başkanı ve etrafında ki 2-3 kişinin belirlediği milletvekillerinden oluşan TBMM'de güçlü milletvekili olmaz. Partiler milletvekillerini Genel merkezlerinin % 5 kontenjanı buda 30 milletvekili eder belirlemesi dışında katılımcılığın en yüksek alanı olan üyelerin katılacağı ön seçimlerle belirlenmesi gerektiğine inanıyorum. Bu anlayış güçlü milletvekillerinin oluşmasını sağlar.
İleri demokrasiden bahseden liderlerimiz önce partilerinde katılımcı demokrasyi uygulamaları gerekir. Böylece daha inandırıcı olurlar.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder