11 Eylül 2013 Çarşamba

Şehirlerin hedefleri


Artık kentlerimizi klasik anlamda yönetemeyiz. Şehirlerin yönetiminde bir koordinasyon merkezine, planlamaya, karar mekanizmalarında Sivil toplum örgütlerinin, üniversitelerin ve sosyal kesimlerin yer aldığı katılımcı demokrasiye, bilime, teknolojiye ihtiyaç vardır. Bütün bunlar yapılırken şehirlerin envanterleri çıkarılmalı, demografi bilgilerine sahip olunmalı ve bu bilgilerin projeksiyonları yapılmalıdır. Bütün bunlar kadar insan unsuru da önemlidir. Yani yöneticilerin bir ekipleri olmalıdır. Tek başlarına yönetim anlayışından vazgeçmeleri gerekir.



Tüm bu çalışmalar sırasında şehirlerin zayıf ve güçlü yönleri bilimsel olarak çıkartılmalı buna göre bir vizyon ve hedef ortaya konmalıdır. Günümüz de şehirler turizm, fuar, sanayi, tarım,
kültür ve sanat, finans, spor, sağlık, üniversite, teknoloji üssü, lojistik kent gibi bir yada birkaç alanda kendilerine hedefler seçmekte ve bu alanda markalaşmaya gitmektedirler.
Günümüzde varlıklarını ve gelişmelerini sürdürmek isteyen şehirler mutlaka rekabetçi olabilecek imkan ve güçlere sahip olmaları gerekmektedir. Aksi takdirde gerilerler ve göç verirler. Rekabetçi şehir olmak yönetimsel anlamda güçlü olmakla mümkündür. Böyle gelmiş böyle gitsin, tek başıma yaparım, bilime, planlamaya, markalaşmaya, katılımcılığa, vizyona, yeni fikirlere, inceleme ve araştırma yapmaya gerek yok. Günü düşünelim anlayışları şehirlere karşı işlenecek en büyük suçtur.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder